Wednesday, January 11, 2023

Sağlık bakanlığı eğitim verecek düzeyde kurum değildir ki

Sağlık bakanlığı tek başına eğitim verip, karne verecek düzeyde bir kurum değildir. Türkiye de hastalara bakacak yetkinliği veren liseden sonra ÖSYM sınavı ile kazanılıp, 6 yıl süreli tanımlı Tıp Fakülteleri dir.  
Sağlık Bakanlığı nın eğitim diye yazıp çizdiği tüm tıp bilgisi, bahis ettiğim liseden sonraki o 6 yıllık Tıp Fakültesi müfredatını çalmakla yaratılmaya çalışılan eğitimdir. Sağlık Bakanlığı nın yeterli sayıda eğitici kadrosu yoktur. Sağlık Bakanlığı nın eğitici kadrosu, hem Amerika yı, hem liseden sonra ÖSYM sınavı ile girilen 6 yıllık Tıp Fakültesi müfredatını, çalıp çırpan, asıl dolandırıcıdır. 
Tedavi etme uzmanı olan her uzman, eğitmen değildir, müfredat nedir bilmez. Kendi çok iyi Doktor olabilir ama, o bilgisini diğer Tıp-Doktoru na aktarabilecek eğitimi yoktur. Hatta çok Doktor için, amaç, kendidir, diğer doktora da bildiğini öğretmek için Doktor veya Uzmanlık almamıştır. Varsa, kaliteli mesela q1 düzey bilimsel yayın yapar, bilgisini uluslararası sunar. 
Sağlık Bakanlığı nın böyle bir kadrosu yoktur. Cumhurbaşkanı bu dediğim cümleyi anlayacak tıp doktoru kökenli birini maalesef cumhurbaşkanı danışman kadrosuna bile koymamıştır. Cumhurbaşkanı sahte yalancı-doktor AzizSancar tarafından dolandırılmıştır. 
Sağlık Bakanlığı YÖK olmadan asla eğitim verecek bir kurum olamaz. Sağlık Bakanlığı Eğitim de amaçlarını bile açıkça belirtirken, lise sonrası ösym başarılı ve 6 yıllık Tıp Doktoru Diploma veren müfredatı çalmıştır. Başka bok yapamamıştır. Amerika dan tıp çalmakla, liseden sonra ÖSYM sınavı ile girilen 6 yıllık Tıp Fakültesi müfredatını çalmakla olmaz eğitim kurumu olabilmek. 
Sağlık Bakanlığı üniversite değildir ki, yokki elinde Tıp Doktoru kökenli diğer Tıp Doktoru nu eğitecek bilimsel Doktoru. 
Amerika nın bilimini, Dahiliyesini, Endokrinoloji Bilimini çalıyor Sağlık Bakanlığı, hırsız. Sağlık Bakanlığı tüm bu sorunlarını, bilimi, müfredat çaldığını görmemezlikten gelip, çalıntı sorulu TUS sınavı ile çözüm olacağına herkesi kandırmaya çalışıyor. Çalıntı sorulu TUS sınavı ayrıca soruları çalınmasa bile, örneğin Endokrinoloji, İç Hastalıkları, Gastroenteroloji gibi uzmanlık alanda bilgi ölçebilecek kalitede değildir. 
Sağlık Bakanlığı bilim hırsızıdır. Sağlık Bakanlığı Türkiye nin diğer kurumlarının işini başarısını yok etmeye, bozmaya çalışıyor. Neredeyse, en önemli bilim kurumu Doktor kurumu olan, liseden sonra ÖSYM sınavı ile başarılan 6 yıllık Tıp Fakültelerinin hepsi anaokuludur, bok değildir diyip hepsini kapatacak. 
Sağlık Bakanlığı bok değildir, eğitim kurumu temeli yoktur, YÖK ve salak rektörler üstünden, Tıp Fakültesi kurumlar bok değildir deyip vatan hainliği yapmaktadır. Çalıntı sorulu TUS sınavı ile, Sağlık Bakanlığı Türkiye nin en önemli Tıp Doktoru yetiştiren kurumlarını aşağılamaya, onların Müfredatı çalmaya çalışıyor. 
Sağlık Bakanlığı nın uluslararası kalitede hiçbir uzmanlık kitabı, online eğitimi, sürekli eğitimi, (referansları bilimsel yayınlar kendine ait), Örneğin İç Hastalıkları, örneği yoktur, hepsi Amerika dan çalıntıdır. Çalıntı sorulu TUS sınavı ile Türkiye ye vatan hainliği yapan asıl Sağlık Bakanlığı Uzmanlık Tescil Dairesi nin kendidir. 
Diyelim bir Sağlık Bakanlığı nın Uzman Pratisyen Hekimi, paralı kurslu Geleneksel-Tıp sertifika yerine, Radyoloji/Biyofizik gibi, hasta teşhis sertifika aldı, Sağlık Bakanlığı hem çok önemli sertifika kursları kendi uzmanlarına verecek kalitede bilgide değil, hem kendi imkanları ile ingilizcesi ile sertifika alan Doktor olanları kıskanıyor. O aldığın sertifika bok değil, git "Sağlık Bakanlığı Geleneksel Tıp sertifika" al diyor. Geleneksel Tıp kursları gibi diğer tıp kurslarını bilen Tıp Doktoru öğretim elemanlarınada danışmıyor. Sağlık Bakanlığı deli manyak doludur. Sahtecerrah isteyen, Sağlık Bakanlığı kendidir. Çalıntı sorulu TUS sınavı ile kadrolaşma peşindeki Sağlık Bakanlığı, Türkiye mezunu, Sağlık Bakanlığı tescilli Tıp Doktoru nun uluslararası sürekli eğitim almasına karşı çıkıyor, sağlık bakanlığı vatan haini doludur, geleneksel tıp kursu dışında birçok kurs sertifika vardır, o kursları açmıyor, gidenlerin sertifikasını çöpe atıyor. 
Sağlık Bakanlığı Uzmanlık Dairesi, 
Devlet Hastanesi nde diyelim bir uzman-cerrah, hem gerçek Tıp Doktoru, hem kendi hastalarını ameliyat eden uzman. Yinede eğitim kadrosunda yer alabileceğini göstermez.(Zaten böyle gerçek bir Doktoru Amerika kapar, özel sektör kapar, niye sırlarını diğer genç doktora öğretsin rakip yaratsın) Tıp Doktoru kökenli olup, diğer Tıp Doktoru olanları eğitecek olan birinin, başka eğitici vasıfları olması gerekir. Bu vasıfları, YÖK Doçent ve Profesör olarak Türkiye kanun yönetmeliğe sokmuş, ama takan yok. Türkiye de aslında Tıp Doktoru kökenli gerçek eğitici vasıflı Tıp Doktoru düşmanı Sağlık Bakanlığı. 
Hemşire kökenli bir eğiticinin, Tıp Doktoru kökenli birini eğitmesi sahteciliktir, yanlıştır. 
Mesela hemşire Profesör olmuş, o hemşire eğitir, Tıp Doktoru eğitmesi sahteciliktir. Sağlık Bakanlığı nın her yerinden sahtecilik, cahillik akıyor. 
Sağlık Bakanlığı kendi en önemli eğitim, doktor yetiştiren dönem, liseden sonraki ÖSYM sınavı başarısını ve 6 yıllık Tıp Fakültesini bok deyildir propagandası, çalıntı sorulu TUS ile kendi adamlarını kadrolaştırma pılitikası ile sahte-cerrah ihtiyacı üretme peşindedir.
Liseden sonra ÖSYM sınavı başarılı puan ile 6 yıllık Tıp Fakültesi mezunu, Tıp Doktoru(Tıp Doktoru kökenli Pratisyen Hekim ) zaten, UZMANDIR, Sağlık Bakanlığı Uzmanlık Dairesi nden, Tıp Doktoru Tescil Numarası alır. Öyle olduğunu zaten yıllardır devlet belirtti. Fakat, Sağlık Bakanlığı Uzmanlık Tescil Dairesi nin elemanları, daha ortaokul lise seviyeden düşüktür gibi bir kıyas yapacak zeka bilgide değildir. 
Tıp Doktoru Diploma Tescil No, en önemli dökümandır, belgedir. 
Sağlık Bakanlığında daha, liseden sonra ÖSYM sınavı puanı başarısı nedir, 6 yıllık Tıp Fakültesi Diploma nedir bilen yoktur. Bilmeyenleri işe alıyorlar, sonra ortalık sahtecerrahlara kalıyor. 
Sağlık Bakanlığı  1974 den itibaren, Tıp Doktoru kökenli Doktorların nasıl Sağlık Bakanlığı Uzmanlık Tescil numara eğitimi aldığını bilmeyen deli doludur. 
Mesela Tıp-Doktoru-Pratisyen-Hekim Palyatif Bakımda, hemşireden daha yüksek sorumluluk ve yetki taşır, Tüm Tıp-Doktoru-Pratisyen-Hekim ler, Palyatif Bakım Servis de, tüm hemşirelerin yöneticisi, o servisin uzman  hakimidir. Palyatif Bakım ın en yetkilisi, hiçbir zaman uzman, Doçent Uzman Profesör bile olsa, Hemşire kökenli değildir. Sağlık Bakanlığı Uzmanlık Tescil Dairesi bunu bilmeyen deli manyak doludur. 
Sağlık Bakanlığı deli dolu, Acil Müdahale Doktoru, Acil Doktoru ne demek bilmiyor, Acil Doktoru eğitimi almış, bir dökümanı var, bağımsız çalışmış bir Tıp Doktoru, SEVK ETMESİNİ, veya SEVK ETMEMESİNİ veya bu HASTA ACİL DEĞİL, heyecandan bayılmış demesini bilen Acil Doktorudur. 
Liseden sonra ÖSYM sınavı başarılı ve 6 yıllık Tıp Fakültesi Diploması ve Uzmanlık Dairesi Tescil Numarası dökümanı tamam olan bir Doktor, tüm gün Acil Poliklinik yapıp, bu kişi saatlerdir yatıyormuş, ancak bu kişide ACİL MÜDAHALE GEREKECEK BİR DURUM YOKTUR(Konversiyon vs) Öntanı, Tanı raporu koyduğunda, en önemli işi görevini yapmıştır, Haydarpaşa Numune Hastanesi nin aciline hergün böyle en az yirmi hasta gelir, Tıp Doktoru Pratisyen Hekim bu kişi ACİL MÜDAHALE GEREKECEK HASTALIKLI DEĞİL, SAĞLAM Deme görev, hakimiyet, yetkidedir. Kim yapacak bu önemli görevi, sağlık bakanlığı salan uzmanlık tescil dairesi bunları bileni kovuyor, akıl bile almıyor, sahtekar dolsun istiyor devlet hastabeleri. Sahtecerrahlar böyle halkın hepsini kessin biçsin de bu halk rahat etsin. Saplık Bakanlığı Uzmanlık Tescil Dairesi bunu bilmeyen deli manyak doludur. 
İnternette, bu görevden haberi olmayan, liseden sonra sahtecilik yapıp 6 yıllık Tıp Fakültesi bitiren birini gördüm. Bu görevden doktorluktan haberi yok, öyleleri işte halkı maymunlara Tanı sevk ettirir. 
Biri bayılmış, kanaması var, 
Öbürü korkmuş, sağlam bayılmış, 
Bu ikisini ayırt etmek hemşirenin işş değildir, sahte_cerrahın işi değildir, 
Liseden sonra ÖSYM sınavı başarmış, 6 yıllık Tıp Fakültesi Diploma Tescil sahibi Tıp Doktoru Pratisyen Hekim Tabipdir. 
Bu halk öyle durumda gitsin maymuna muayene olsun, ona müstehak. 
Hatta, Palyatif-Bakımda çalışan uzman denen bir hemşire, orada Tıp-Doktoru-Diploma-Tescil No sahibi doktorun yetkisi ile çalışır, kanuni ancak öyle olur, ama bunu götü bile duymaz, bu hırsızlıktır, Tıp Doktoru Pratisyen Hekim in, Tıp Doktoru Diploması Tescilini Sağlık Bakanlığı hemşirelere peşkeş çekip Tıp Doktoru düşmanlığını sürdürüyor. 
Tıp Doktoru düşmanlıkları, öyle had safhadadır ki, ortaokul, lise mezunlarının, sahtecilerine tüm işleri verip, Tıp Doktoru düşmanlıklarını sürdürmek peşindedirler.
Bu halk öyle sahtecilere müstehaktır. 
Hemşire kökenli biri, Uzman Hemşire, Doçent Hemşire Profesör Hemşire olabilir, ancak onlar Tıp-Doktoru-Tabip lere eğitim akıl verecek düzeyde değildir. BÜYÜK YANLIŞ BURADADIR. 
Sağlık Bakanlığı kıçından haberi olmayan manyak doludur. Tıp Doktoru na kendi Uzmanlık Dairesi Tescil Numarası veriyor, sonra bunu kıçına sokuyor, başhekimleri sahte-cerrah tıp doktoru tescil dökümü sorması bilmiyor. Kafana sıçayım senin gibi Tıp Doktoru düşmanının. 
Bu halkda sahtecerrahlara müstehaktır. 
Kısacası:
1. Hemşire kökenli biri, isterse Uzman Profesör olsun, 
liseden sonra ÖSYM de yüksek başarı ileTıp Doktoru Diploması olan, Tıp Doktoru kökenli bir Doktora eğitim veremez, verirse yanlıştır. Hemşire kökenlikete eğitim verebilir. 
2. Gerçekten Uzman olmuş olabilir bir Tıp Doktoru Tabip, ancak bu onun diğer doktorları eğitebileceği demek değildir. Zaten çoğu sevmiyor, öbürleri eğitmek çok para kazandırmıyor, kendi hastalarını kendi iyileştirme amacında. 
3. Öğretmenlerin diplomalarının, Tıp Doktoru Diploması ile hiçbir ilgisi yoktur. Sağlık Bakanlığı yakında, öğretmenlere cerrah kimliği, Domtor kimliği dağıtır, oda sahtecilik olur. Sağlık Bakanlığı yönetmelik, kanun, müfredat, YMK yönetmelik omuyunca sokak kedisi kafar anlamayan aptal doludur. Eğitim, eğitici lafı değil, okunan üniversite önemli. Liseden sonra ÖSYM sınavı ile 6 yıllık Tıp-Doktoru kökenli lafını bile öğrenemeyen aptal salak dolu Sağlık Bakanlığı. 
Bu blogda, bir başka blogda vurguladım, en zor uzmanlık, birinci basamak Tıp Doktoru Pratisyen Hekim uzmanlıktır. Sağlık Bakanlığı delidir, bu alanı aslında herkese bırakmıştır, Sağlık Bakanlığı bir bok değildirki, yurtdışından çalıyor Amerika dan çalıyor görev dağılımını. Yarım yamalak çalıp, Türkiye düzeni kuramıyor, o nedenle Sağlık Bakanlığı sadece şu an yakalanan o sahtecerrah değil, binlerce sahtecerrah ile çalışıyor, hiçbirinin Tıp Doktoru yazan gerçek diploması yok, atıp tutup yalan söyleyenler hepsi. Sağlık Bakanlığı nın tek amacı, halkı ve doktorları birbirine düşürüp zorba politikacının eline düşürmektir.
Hastayı iki branş arasında sevk edebilmeyi, UzmanDoktor değil Tıp-Doktoru Pratisyen-Hekim dahavşyi başarır. Sevk etmeyi çalma çırpma bilgi ile yapan elemanlara bırakıyor Sağlık Bakanlığı, yanlış. Çağrı Merkezi nde bile, yüksek maaşlı Tıp Doktoru Pratisyen Hekim bulunda doğrudur. 
Tıp Doktoru Pratisyen Hekim, en az iki adet, rotasyonlu çalışmalıdır, mesela iki doktordan biri 1 yıl boyunca, Kalp Damar ve Nörojirürji ön tanı hastalıklarına, diğeri, Sindirim sistemi ve diğer hastalıklara ön tanı raporu ile sevk etmelidir. İki ayrı Tıp Doktoru Pratisyen Hekim birbirine sevk etmeli önce hastayı. 
Sevk etme, veya Tıp Doktoru Rotasyon sistemini kuran, liseden sonra ÖSYM ile kazanılan 6 yıllık Tıp Fakültesidir. 
Sağlık Bakanlığı iki Tıp-Doktoru Pratisyen-Hekim arasında sevk sistemini kıçından biliyor, söylediğim bu sistem, Tıp Doktoru Pratisyen Hekim in belli bir müddet hep belli hastalık sistemleri ile ilgilenmesi bilimsel en uygun çözümdür. Sağlık Bakanlığı politik güç olarak kullanmak istiyor doktorları, çalıntı sorulu TUS sınavı ise oyuncağı. 
Bir Tıp Doktoru nun vazifesini bilimsel müfredat yerine salak aptaldan öğrenen sağlık bakanlığı tıp Doktoru düşmanıdır. 
Bu arada, asıl birçok rektör liseden sonra ÖSYM sınavı nda altına sıçıp, Tıp Fakültesi kazanamayan o nedenle Tıp-Doktoru düşmanı olmuş kökeni Tıp-Doktoru olmayan sahtekardır. Rektör Tıp Doktoru olmak zorunsa değil, ama bunların liseden sonraki ÖSYM sınavından kuyruk acısı vardır, ondan Tıp Doktoru kökenli düşmanıdırlar. 
Sağlık Bakanlığı önce çalıntı sorulu TUS sınavı ile kadrolaşma yapıyor, sonra Amerika yı çalıp, liseden sonra ÖSYM sınavlı kazanılan Tıp Fakültesi müfredatı ve Amerika bilimi çalıp, uzmanlara eğitim veriyor, daha doğrusu öyle süsü veriyor, öyle verdiği uzmanlık çalıntıdır. 
"Amerika piş, ağzıma düş" felsefesidir sağlık bakanlığı nın yaptığı. 
Mesela, Fizyoloji Uzmanlık Belgesi veriyor Sağlık Bakanlığı Türkiye kanunda bile o Sağlık Bakanlığı Tüzüğündeki Uzmanlık Belgesi geçersiz. Esas olan, liseden sonra ÖSYM sınavı başarılı olmak, ve liseden sonra 6 yıllık Tıp Fakültesi Diploma ve Tescili almaktır. Gerisi politik kadrolaşma, çalıntı sorulu TUS sınavıdır. 







Pages