Bu tür bir olayda, oğulun babasının kredi kartını almak için şiddet kullanarak bir cinayet işlemesi, ciddi ve yasal bir suçtur. Cinayet, herhangi bir koşulda yasal olarak kabul edilemez ve insan hayatına kastetmek suçtur. Olayın yasal boyutunda, cinayet her durumda suç teşkil eder ve cezası ağırdır. Meşru müdafaa olmadan bir insanın hayatına son vermek hukuksuzdur.
Oğul-baba ilişkisine ve kart teslimiyle ilgili yasal çerçeveye gelirsek, Türk hukukunda bir çocuğun babasına bakma yükümlülüğü vardır. Türk Medeni Kanunu'na göre çocuklar, yaşlılık, hastalık gibi durumlarda ebeveynlerine bakım sağlamakla yükümlüdür.
Baba, sağlık durumu nedeniyle banka kartını alacak durumda değilse ve oğlu bakımını üstlenmişse, oğul, baba adına hareket edebilmesi için babasından onay alarak işlem yapabilir. Bu onay, babanın doğrudan onayı (örneğin telefonla), sözle, veya noter onaylı vekaletname şeklinde olabilir. Eğer baba, oğlunun kartı almasını onaylıyorsa, ve oğul da kartı babası için kullanacaksa, bu işlem yasal olabilir. Ancak bu durum, her zaman kurumun iç prosedürlerine ve güvenlik politikalarına yine de tabidir.
Oğulun babasına bakması, onun yaşamını kolaylaştırmak ve ona yardımcı olmak, yasal bir zorunluluk olsa da, bu durum babanın onayını gösterir bir durum olmadan kredi kartı gibi finansal araçları alması için geçerli bir neden olamaz. Yasal olarak, hiçbir durumda, bir kişinin kendisini haklı çıkarmak için şiddet kullanması ise kabul edilemez.
Sonuç olarak, noter vekaleti ve babanın oğluna bakma yükümlülüğü, babanın sağlık durumuna göre oğlunun kartı alabilmesini kolaylaştırabilir, ancak bu durum hiçbir şekilde cinayet teşkil edecek bir davranışla sonuçlanmamalıdır. Oğul, babasının kartını almak için uygun yasal adımları takip etmeli ve bunu şiddet kullanmadan yapmalı idi.
Hukuk bu tür meselede daha ayrıntılı olmalı. Oğul babayı notere götürse, o noter yazıyı okuyamayacak düzeydedir baba, oğul babasına okuyup anlamaycağı noter yazıyı imzalamaya götürmemiş, bu Türkiye eğitim düzeyde yanlış değil. Oysa babası kartı eğitimi yeter anlar şikayet ederdi oğlunun yanlışı olsa, ama asıl noter yazıyı anlayamaz şikayet bile edemezdi. Yani aslında oğlan notere gitmemişse haklı nedeni olabilir ama cinayet işlemesi orantısız bir durumdur.
Ayrıca PTT çalışanı, ek belge istemekte kanunda haksız değildir. Keşke öyle olmasa. Olay cinayettir ancak eğer oğul babasına gerçekten yardım eden oğul ortaya çıkarsa, hafifletici nedendir. Belliki oğul kart bılgılendırmeyı almış, açıkça kimlik verip imza atacak bu iyi niyetlidir. Yani her iki tarafta kanunen haklı neden ileri sürebilirdi, ancak orantısız güç ötesinde kendine sılahla saldırılmamış, cinayet hapis cezasıdır muhtemelen.
Peki PTT insanların sinirleneceği bir yer ise, neden o silah bip vermedi kapıdan geçerken. Tartışma anında kişide üstelik dolu silah olması çok ilginç. Bence binanın girişinde o silah ruhsatlı da olsa kişiden alınmalı idi. En fazla birbirini döverlerdi, cinayet olmazdı.
