Gazetecilikte Sorumluluk: Tıp Bilimini Manipüle Etmek Topluma Zarar Veriyor
Günümüzde birçok gazete ve medya kuruluşu, tıbbi konularda haber yaparken yeterli bilim ve doğrulama süreçlerini göz ardı ediyor. Özellikle liseden sonra ÖSYM sınavını kazanıp tıp doktoru olamamış bireylerin, tıbbi bilgiyi yanlış yorumlayarak haber yapması ciddi sonuçlara yol açabiliyor. Bir kişinin midesi ağrıdığında "kanser olabilir" demek ya da her düşmesini, örneğin depremde "hastalık" gibi sunmak, hem tıp bilimine hem de toplum sağlığına büyük zarar veriyor.
Tıbbi Bilgiyi Gazetecilikte Doğru Kullanmak Neden Önemlidir?
Tıp, yıllar süren eğitim, deneyim ve bilimsellik gerektiren bir alandır. Her bireyin sağlığı farklıdır ve belirtiler her zaman aynı anlama gelmez. Örneğin:
- Mide Ağrısı: Basit bir hazımsızlıktan kaynaklanabileceği gibi ciddi bir mide hastalığının belirtisi de olabilir. Ancak bu teşhisi koymak yalnızca bir tıp doktorunun görevidir. Ayrıca Profesör gibi uzmanlıklar daha ileri bilgiyi sunabilir.
- Baş Dönmesi: İç kulak problemlerinden, tansiyon düşüklüğüne bağlı olabilir. Ancak bu belirtiler, doğru tetkikler yapılmadan yorumlanamaz.
Haber kuruluşlarının “hızlı haber” üretme telaşıyla, tıp doktorlarının onayı olmadan sağlık konularını gündeme getirmesi kabul edilemez. Bu tür haberler halkta panik yaratabilir ve bireyleri yanlış yönlendirebilir.
Neden Tıp Doktoru Onayı Şart?
Gazetelerde veya sosyal medya internet sitelerinde yayımlanan her sağlık haberinin bir tıp doktoru tarafından onaylanması gereklidir. Çünkü:
- Her Hastalık Kişiye Özeldir: Aynı belirti farklı hastalıklara işaret edebilir. Tek bir çözüm veya teşhis herkes için geçerli değildir.
- Yanlış Bilgi, Yanlış Tedaviye Yönlendirir: Bilinçsizce verilen bilgiler, insanları kendi kendine teşhis ve tedaviye iterek daha büyük sağlık sorunlarına neden olabilir.
- Tıp Bir Alandır: Doktorlar yıllar süren bilimsel eğitim ve deneyimle teşhis koyarlar. Bu alanda yetkisi olmayanların bilgi paylaşması etik veya kanuni değildir.
Gazetecilikte Sorumluluğun Önemi
Medyanın halkı bilgilendirme görevi çok önemlidir. Ancak sorumluluk sahibi bir gazetecilik anlayışı, bilgiyi doğrulama ve konunun bilimsel yetkililerinden onay alma gerekliliğini beraberinde getirir. Sağlık haberlerinde reyting veya tıklanma uğruna "çarpıcı" başlıklarla halkı yanıltmak yerine, bilimsel doğruluk ve etik ilkelere bağlı kalmak şarttır.
Sonuç olarak, tıp doktoru olmayan kişilerin sağlıkla ilgili teşhis veya tedavi önerilerinde bulunması büyük bir sorundur, suçtur, plagiarismdir. Her bireyin sağlığı kişisel bir değerlendirme gerektirir ve bu sorumluluk sadece bilimsel doktorlara aittir. Halkın sağlığıyla oynamak yerine, medya kuruluşlarının daha bilinçli ve sorumlu hareket etmeleri gerekmektedir. Unutmayalım: Her haber doğru ve tam bilgiyle anlam kazanır.