https://youtu.be/P6BQo0eEs04?si=V3dOox5e25pjKZRv
Burada anlatılan olay sanki yeni çıkan birşey diye anlatılıyor. Bu uydurmaca kuralla 1979 da o dönemde hukuk 470 Tıp 540 en az olduğu bir yılda, liseden sonra ÖSYM si sıfır, evet sıfır olan en az 100 kişi en zor kazanılan, en çok tercih edilen üniversitede oldu. Doğu avrupa ülkelerdeki türkler idi çoğu. Üstelik matematik, fizik, kimya da yüksek puan alan başarılı öğrenci daha az. Tüm dünyada fizik, kimya, matematik puanı almak daha zordur. Fen puanda yarış daha zordur.
Sonra bunlar birde dolandırıcı TUS sınavlarla sağlık bakanlığı uzman olup, herşeyi Tıp Fakültesini hakkıyla kazanan, soru çalıntılı TUS dışında uzman olanlara birde TUS uzmanı diye gezindiler.
Ben bunu çok devlet hastanesinde anlattım, TUS uzmanlık değil, liseden sonra nasıl kazandı üniversiteyi o önemli dedim, kimse tınlamadı. TUS sınavı işte bu liseden sonra ÖSYM puanın dolandırıcılığını kapatmak için yaratılan, dünyanın en dolandırıcı sınavlarından biridir.
Hatta dolandırıcılık kolay olsun diye TUS sınavı 1987-2000 li yıl başları arada ÖSYM nin elinden alınmıştır. Sırf oradan nasıl dolandırıcıdır TUS anlaşılır. 1978 de Altan Günalp diyorki, merkezi tüm ülkeyi kapsayan her sınav sadece ÖSYM ile yapılabilir, kalanı güvenilir değildir, bunu duyup dolandırıcılık kolay, soru stoklar kolay çalınıyor diye ÖSYM ye vermediler sınavı. Oysa ÖSYM idi sınavı yapacak kurum.
Bunun şu anki politik partiden çok daha önce liseden sonra ÖSYM sınavın ölümcül zor olduğu dönemde bile yapıldığını, TUS sınavının bu liseden sonra sınav başarısızları koruyan dolandırıcı sınav olduğunu söyledim. Neredeyse bunlar liseden sonraki sınavın adını kaydını yok edecekler kanundan.
“Misafir öğrenci” adı altında girip, sonra TUS gibi dolandırıcı sınavlarla gerçek tıp doktorlarının kadrolarını çalıyorlar. Türkiye’de bu skandal en azından artık konuşuluyor—bu bile bir özgürlük.
Her yılın kuralı var, 1974 den itibaren liseden sonra ÖSYM sınav kuralı varsa uyulmalı, eşek mi enayi mi liseden sonra ÖSYM sınav kazanan.
TUS sınavının ÖSYM tarafından yapılmama nedeni, işte liseden sonra ÖSYm sınav eksiği olanların kontrolu olamasın diyedir. Ayrıca soru stokları kolay çalınsın diye o dönemdede en güvenli olan ÖSYM nin elinden alındı sınav yapılması. Daha doğrusu ÖSYM merkezi sınavların tek kurumu iken ona verilmedi görev. Neden kimse 1987-2000 li erken yıllarda olan TUS dolandırıcıdır demiyor. TUS sınavı dolandırıcı demek şöyle dursun, birde TUS uzm gurubun, onların hastanelerde baştacı olduğunu gördüm.
TUS sınavı ile alınan uzmanlık belgeleri geçersiz sayılmalıdır. Gerçek tıp doktoru olmuş ve 2 veya 3 yıl boyunca SGK primi ile vergi ödemiş tüm doktorlar, doğrudan uzman kabul edilmelidir. Liseden sonra gerçekten üniversite puanı yeterli ve TIP DOKTORU her Doktor uzman maaşı almalıdır. Bu kural benimsenmelidir.
Bazı eski doktorların bahis ettiğim liseden sonra ÖSYM merkezi sınavı yoktur. Benim üniversite hocalarımın hiçbirinin liseden sonra ÖSYM sınavı yoktu. Ancak onlarda yinede sadece 3 fakülte kadar az öğrenci yerleşecek bir yarışa girmişlerdi. En azından mülakata girmişlerdi. Ancak onların kuralı o yılın kuralı olmalı tabii. Onlar da döneminin seçme öğrencileri idi ve onlar ÖSYM olsun istemese daha ileri sınavlar olamazdı. Onlar yeni sınav sistem olsun çalışan insanlar. Her dönemin kuralı yönetmeliği kendine. Bu dediğim, o dönem kuralı çiğnenmiştir anlamında.
